Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Abdi İpekçi’nin Adının Spor Salonundan Kaldırılmasını Kınadı
(İSTANBUL)- Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu, Abdi İpekçi Spor Salonu’nun yıkılarak yerine yapılan Basketbol Gelişim Merkezi’ne adının tekrar verilmemesini kınadı. Açıklamada, “Abdi İpekçi sadece çok iyi gazetecilik yaptığı için hedef seçilerek öldürülmüştür. Bu ülke, Abdi İpekçi’yi öldüren karanlık elleri ortaya çıkaramadığı gibi bir de ismini spor salonundan kaldırmanın ayıbıyla baş başa kalmıştır. Bu yanlıştan dönülmelidir” denildi.
Abdi İpekçi Spor Salonu’nun yerine yapılan merkez hafta sonu Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ve TBF Başkanı Hidayet Türkoğlu’nun katılımıyla açıldı. Ancak merkeze 1 Şubat 1979’da katledilen gazeteci Abdi İpekçi’nin ismi verilmedi. TGC Yönetim Kurulu da Abdi İpekçi Spor Salonu’nun yıkılarak yerine yapılan Basketbol Gelişim Merkezi’ne adının tekrar verilmemesini kınadı. TGC Yönetim Kurulu’ndan yapılan açıklama şöyle:
“Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu olarak önceki Başkan Vekillerimizden ve önceki Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmenlerinden Abdi İpekçi’nin adının spor salonundan kaldırılmasından büyük üzüntü duyuyoruz. Zeytinburnu’nda temeli 1979 yılında atılan spor salonuna, aynı yıl suikast sonucu öldürülen gazeteci Abdi İpekçi’nin ismi verilmişti. İstanbul’a yıllarca hizmet eden Abdi İpekçi Spor Salonu yıkıldıktan sonra yerine yapılan Basketbol Gelişim Merkezi’ne Abdi İpekçi’nin isminin verilmemesini kınıyoruz.
“İpekçi’nin öldürülmesi demokrasi açısından bir kırılmadır”
Binaları kimliksizleştirme, Abdi İpekçi gibi bir gazetecinin adını hafızalardan silme çabası hayret vericidir. Abdi İpekçi bu ülkede evrensel etik ilkelerle çok iyi gazetecilik yaptığı için hedef seçilmiş ve öldürülmüştür. Yazılarında barışı, düşünce özgürlüğünü, ülkenin bağımsızlık ve bütünlüğünü savunmuştur. Tam bir basın emekçisidir. İpekçi’nin öldürülmesi demokrasi tarihi açısından bir kırılmadır. Gazeteci cinayetlerinin cezasızlık tarihi olduğunun da en önemli örneklerinden biridir. Bu ülke, Abdi İpekçi’yi öldüren karanlık elleri ortaya çıkaramadığı gibi bir de ismini spor salonundan kaldırmanın ayıbıyla baş başa kalmıştır.
“Yeni binaya Abdi İpekçi’nin adı tekrar vermelidir”
Abdi İpekçi’ye karşı yapılan bu yanlıştan dönülmelidir. Gençlik ve Spor Bakanlığı yeni yapılan binaya Abdi İpekçi’nin adını tekrar vermelidir. Türkiye‘de gazeteciliğe yeni bir soluk getiren, evrensel etik ilkelerle gazetecilik yapılabileceğini gösteren TGC Başkan Vekillerimizden Abdi İpekçi’yi öldürülüşünün 45. yılında sevgiyle, saygıyla, özlemle anıyoruz. İpekçi’yi hiç unutmayacağız. Kamu yararını esas alan, otoriteye değil, yurttaşa karşı sorumlu, doğru haberciliği savunmayı sürdüreceğiz.”
Abdi İpekçi kimdir?
1929 yılında İstanbul’da doğdu. 1948 yılında Galatasaray Lisesi’ni bitirdi. 1943-1948 yılları arasında Kırmızı-Beyaz ve Şut adlı spor dergilerinde yazı ve karikatürleri yayınlandı. Yeni Sabah (1948-1949) ve Yeni İstanbul (1950) gazetelerinde muhabir ve yazı işleri sekreteri olarak çalıştı. 1951’de İstanbul Ekspres Gazetesi’nde yazı işleri müdürlüğü yaptı. 1954’de yeni bir atılımla biçim ve içerik değiştirerek yayın hayatına giren Milliyet Gazetesi’nde Genel Yayın Müdürü oldu. Aynı gazetede 1959’dan itibaren başyazar olarak da görev aldı. 1959’da Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı oldu. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin başkan vekilliğini üstlendi. Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) 2. Başkanlığı’na seçildi. Afrika, İhtilalin İç Yüzü, Liderler Diyor ki, Dünyanın Dört Bucağından isimli kitapları yayımlandı. 1 Şubat 1979’da suikast sonucunda yaşamını yitirdi.